Bir Sabah, Bir Dakika

BAZEN SADECE BIR DAKIKA BÜTÜN HAYATI DEGISTIRMEYE YETEBILIR. Brighton-Londra hatti. 07.44 treni. Vagonlar her gün ayni güzergahi kullanan yolcularla dolu. Bir kadin makyaj yapiyor. Digeri etrafindakileri gözlemliyor. Bir kari koca birbirlerine sevgi gösterisinde bulunuyor. Baska bir vagondaysa bir kadin, elindeki magazin dergisinin isiltili sayfalarini karistiriyor. Sonra birden her sey degisiyor; bir adam kalp krizi geciriyor ve kurtarilmasi mümkün degil. Tren duruyor, ambulans geliyor... O sabah 07.44 trenindeki en az üc yolcu icin hayat bir daha asla eskisi gibi olmayacak. Lou bir adamin son dakikalarina taniklik etti ve trenin uzun süre hareket edemeyecegini ögrenince Annayla bir taksiyi paylasti. Anna ise Karenin en yakin arkadasi. Peki ya Karen kim Karen, ölen adamin karisi. Bu kader yolculugundan sonraki haftanin hikayesini anlatan Bir Dakika, Bir Sabah, aska, kaybin acisina, aileye ve her seyden cok dostluga dair carpici bir roman. Hepimize sunu hatirlatiyor Bazen dünya sadece bir dakikada degisir ama her seye ragmen hayat devam eder.